Şimşek, faiz dışı fazla hedefinin yüzde 3.5’e düşürülmesi sonrasında ‘mali gevşeme’ eleştirilerine yanıt verdi. “Bu yıl yüzde 3.5 faiz dışı fazla öngörüyoruz. Geçen yıla göre bir gevşeme söz konusu değil” diyen Şimşek şunları söyledi: “Gevşeme diye tabir edilen noktaya baktığınız zaman bunların kökünde çok ciddi yapısal reformlar var. Bunlar, Türkiye’de kamu hizmetinin kalitesini artırmaya gerek istihdamı artırmaya gerekse tarımsal potansiyeli artırmaya dönük katkılar. Bu projelerin finansmanı için önceki hedefe oranla bir miktar gevşemeyi son derece makul görmek gerekir.”
Şimşek, yaklaşan yerel seçimlerin faiz dışı fazla hedefinde yapılan revizyonla bir ilgisi olmadığını kaydetti.
BU YIL YÜZDE 4.5 BÜYÜRÜZ
Orta vadede enflasyon hedefine yaklaşılacağını öngördüklerini belirten Şimşek, büyümenin bu yıl yüzde 4.5 civarında gerçekleşmesinin tahmin edildiğini söyledi.
Cari açığın mevcut petrol fiyatlarıyla 50 milyar dolara yaklaşacağını yineleyen Şimşek, açığın yüksek olduğunu ve buna kısa dönemde çözüm bulmanın da kolay olmadığını ifade etti.
14-16 MİLYAR DOLAR YATIRIM BEKLİYORUZ
Şimşek, küresel koşullar nedeniyle bu yıl net doğrudan yabancı sermaye girişinin 14-16 milyar dolara inebileceğini öngördü. “Uygulamaya konulan reformlar üç yıl içinde meyvelerini verecek” diye konuşan Şimşek, enerji ithalatını uzun vadede azaltacak reformu başlattıklarını hatırlattı.
Orta vadeli mali çerçeve üzerinde IMF ile birlikte çalıştıklarını kaydeden Şimşek, IMF ile yeni programa karar verilmesi halinde çerçevenin buna temel oluşturacağını belirtti.
IMF’Yİ DAVET EDECEĞİZ
Bakan Şimşek, IMF’nin uzun süre yüksek oranda kaynak kullanılan programları sonunda genellikle “program sonrası değerlendirme” adı altında bir çalışma yürüttüğünü ifade ederek, IMF heyetini böyle bir çalışma için davet edeceklerini söyledi. Şimşek, “Program sonrası izlemenin dışında ihtiyati bir stand by düzenlemesine gidecek olursa ona paralel o görüşmeler de yapılabilir” dedi.
|